Kemer’e bağlı Göynük Mahallesinde bulunan Club Boran Mare Beach’in işletmecisi Aziz Dinçer, tesisin girişinde ve lobisinde 6 yıl önce açtığı Rusça konuşan ülkelerin koleksiyonlarından oluşan eşyalarla Rusya’da çok konuşuluyor. Tesisi özellikle bu özelliği ile tercih eden Ruslar otele gelirken koleksiyona dahil edilmesi için antika değeri olan özel eşyalarını da getiriyor. Koleksiyonda eski paralardan, madalyalara, kıyafetlerden, fotoğraf makinesine, motosikletten, otomobillere kadar çok sayıda antika eşya bulunuyor

Göynük’de Boran Mare Beach isimli 1’inci sınıf tatil köyü sahibi 58 yaşındaki Aziz Dinçer, yaklaşık 6 yıl önce SSCB dönemine ait antika eşyaları toplamaya başlayarak otel içerisinde kendine müze oluşturmaya başladı. Resepsiyonda ve otel girişinde sergilediği antika eşyalar arasında Çarlık dönemine ait eserler de bulunuyor.

Özellikle Rusça konuşan ülkelerden gelen tatilcilerin büyük ilgisini gören ve kısa sürede topladığı antika eşyaların büyük kısmını İstanbul, Trabzon, Rusya ve Ukrayna’daki antikacılardan aldığını söyleyen Aziz Dinçer; “Otel içerisinde müze oluşturma fikri açıkçası kendiliğinden oluştu. Rus edebiyatına gençlik yıllarımdan bu yana meraklıyım. Rus tarihi ile ilgili de çok sayıda kitap okudum.

Dimitri Rudnikov

Bu dönemlerde okuduğum kitaplar arasında bir noktadan sonra özellikle Türk-Rus ilişkilerine geldiğim bir nokta. Orada gördüm ki Ruslar bize gerçekten Kurtuluş Savaşı döneminde ciddi biçimde yardım etmişler. Bu konuda araştırmalarımı derinleştirdikçe olayın içerisine girdim. Girdikçe de işte böyle malzemeler, madalyalar vesaire biriktirmekle başladım. Sonra biraz da kendiliğinden gelişti ve sonrasında gerçekten keyif almaya başladım. Çünkü işim gereği kış aylarında otelin pazarlamasını da kendim yaptığım için Rusya’ya gittikçe orada hem okuduklarımı, hem yaşadıklarımı, düşündüklerimi yerinde görüp, Rus insanının da misafirperverliği ile karşılaşınca yani kendiliğinden oluştu diyebilirim.

Koleksiyonumuzda bulunan eserlerle ilgili profesyonel bir envanter çıkartmadım ama bu sene artık gereklidir diye düşünüyorum. Çünkü çok amatörce başlayan bir süreç ciddi bir noktaya geldi. İlk olarak madalyalarla başladım. Ruslar madalyalara çok önem verdikleri için madalyalarla ilgili bir kitap buldum. Bu kitap içerisinde tespit ettiğim ve onlar için önemli olan madalyaları toplamaya başladım.

Madalyalardan arabalara…

Daha sonra bunları toplarken gidip Moskova’da, Kiev’de, İstanbul’da bir antikacı buldum. Ruslar ilk defa Türkiye’ye gelirken Karadeniz’den girdiler mantığıyla Trabzon’da bir antikacı buldum. Tabi oralara gittikçe diğer eşyaları gördükçe de olaylar kendiliğinden gelişti. Madalyalardan başlayıp da, arabalara kadar giden, bir süreç oluştu.

Kaynaklarım yurtdışında belli şehirlerdeki bağlantıda olduğum antikacılar ile İstanbul’da ki ve Trabzon’da ki antikacılar. Daha sonra ilginç bir şey oldu. Burada sergilenen koleksiyonlar Rus misafirlerin ilgisini çekti. Doğaldır başka bir ülkeye gidip otele daha giriş yaparken böyle bir müze ile karşılaşmak hoşlarına gitti. Bu misafirlerimiz memnuniyetlerini bir daha ki gelişlerinde koleksiyona dahil olması talebi ile hediyeler getirerek gösterdiler. Bunların bir kısmı da onların hediyesinden oluştu. Çok fazla değildi ama o da önemli bir şeydi. İnsanın kendisi için önemli bir eski eseri gelip hediye etmesi beni çok duygulandırıyor. Gagarin’li o fotoğraflar çok özel Mesela Gagarin’in uzaya çıktığı gün yayımlanan gazeteyi koleksiyona dahil ettim. İkinci sene bir kadın geldi ve bana iki tane siyah beyaz orjinal fotoğraf hediye etti. Bu fotoğraflar Gagarin döndüğünde onuruna verilen gecede çekilen fotoğraflar ve fotoğraflardan bir tanesinde Gagarin’in arkasındaki şahıs o fotoğrafları getiren bayanın babası. Yani düşünebiliyor musunuz Gagarin gibi evrensel bir isimin arkasında babasının birlikte fotoğrafı ve o fotoğrafı bana hediye etti ve tabii ki çok duygulandım. “Bu fotoğraf senin için değerli ve neden bana hediye ediyorsun” diye sorduğumda; “Ben de birkaç tane daha var. Benim albümümde sadece ben göreceğim, yakın çevremden birkaç kişi görecek ama burada birçok kişiye ulaşa-cak. Benim de bir katkım olsun bu ça-banıza” dedi. Çok duygulandım. Bu nedenle de benim için çok önemlidir bu fotoğraflar.


Onun dışında dedelerinin madalyasını ge-tirip veren misafirim var. Ayrıca onlar da geçmişte çalıştıkları fabrikalarda ya da par-tide başarılı olmuş kişilere verilen onursal diplomalar çok değerdir. Birkaç misafirim dedelerinin babalarının onur, şeref diplo-malarını verdiler. Başka bir misafirim yine dedesinin parti delegesi kimliğini ve kartını getirip verdi. Bunlar çok şahsi ve değerli parçalarım olduğu için aslında en iyileri benim için onlar diyebilirim.
En eski tarih olarak 1800’lü yılların Çar dönemine ait küçük paralar var. Bir dergi var 1896 yılında Çar döneminde yayın-lanan bir dergi. Bunu da koleksiyondaki en eski eserler olarak kabul edebiliriz.” Rudnikov; “Gurur duyuyorum” Ukrayna’nın Dinepro şehrinden ikinci kez otele tatile gelen ve yanında madalyalar ile tarihi belgeler getiren 45 yaşındaki Dimitri Rudnikov; “Türkiye’ye ilk kez gelmiyorum. Daha önce de tatil yaptım ve çok beğendik. Bu otelde Sovyet dönemine ait, benim çocukluğuma ve gençliğime ait çok çeşitli şeyler var. Bunları gördüm ve bunlar beni çocukluğuma, gençliğime götürdü. Bazı eşyalar evet benden çok önceye ait o dönemleri görmedim ama burada gördüğüm için çok sevindim. Babamın ve dedemin Sovyet dönemimdeki savaşlarından kalan eşyalarının bir kısmını otel yönetimine hediye olarak getirdim ve bundan çok gurur duyuyorum.” dedi.